18 Nisan 2013 Perşembe

"Şenol Güneş Şike Konuşmadı Yeaa..."

Sadece 15-20 dakikalık bir "Google" aramasıyla bulduğum sonuçları kaydetmek istiyorum buraya... Sadece 15-20 dakika. Aradaki boşlukları da siz doldurabilirsiniz. Örneğin maç sonu yaptığı konuşmaların hemen hiçbiri yok burada. Lig tv mikrofonlarına söylediği tarihi sözler yok...

"Şike konuşmadı" dediler, halbuki konuşuyordu. Konuştuğunda, "anca takım kazandığında konuşur" dediler bu kez. Sonra unuttukça unuttular ve nihayetinde yine "hiç konuşmadı"ya dönüş yaptık.

Kimisi ise onun bir holigan gibi konuşmasını bekledi. Oysaki Şenol Güneş bir öğretmendi ve sıfatına uygun şekilde konuşuyordu. Ders çıkarmaya çalışıyordu, uyarmaya çalışıyordu. Olabilen en net ve fakat en naif şekilde...

Zira bir sözünde söylediği gibi, "Napalım hocam kan mı dökelim" diyen bir kitle vardı karşısında ve onların sorumluluğu sırtındaydı...

Her neyse, lafı uzatmayayım. Sözü Şenol Güneş'e bırakayım. Tarihleriyle, tarihe not düşen adamı dinleyelim...


22 Temmuz 2011

Hiçbir başarı insandan önemli değildir. Sporu sevgi ve barış içinde adil bir oyun olarak görüyorum. Spor fair-play duygusu ile dostlukların ön planda tutularak yapılmalı. Kazanmak için hileye hurdaya başvurmak ne spora, ne ahlaka dayanır, ne de insanlığa yakışır. Bunun doğru bulmayan bütün kesimlerini bunu eyleme çevirmesini bekliyorum. Hak etmeyen oraya başka yollarla geldiği zaman herkesin içerisinde bir takım eksiklikler olur.

Herkes ortalığın temizlenmesini istiyor ama kendisinin değişmesini istemiyor. Bu mümkün değil, kendini değiştiren dünyayı değiştirir. Ama ben bugünkü gündeme bakarak, şudur, budur demek istemiyorum. Suçlu kim varsa, cezasını çekmeli bu gelecek nesiller için de önemli. Yoksa da haksızlık yapılmaması gerekir. Şüpheyle insanları karalamak, sonra da aklamak, doğru değil. Suç varsa herkes cezasını çekmeli bana göre sana göre suç olmaz. Aksi halde düzelmez.

O zaman her zaman olduğu gibi güçlüler haklı çıkar, güçsüzler de ezilir gider.

17 Ağustos 2011

Hak ettiğimiz şampiyonluğu alamadık ama nelerin olup bittiğini herkes görüyor.

Şüphe duymuyordum ama şuan şüphe duyuyorum ülkeyi yönetenlerden ve ülke futbolunu yönetenlerden.

TFF bu açıklamasından sonra bakalım ne yapacak çok merak ediyorum. Daha önce milli takım antrenörüyken mahkemelere gittiğimizde 'gidemezsin' diyenler, bugün mahkemelerden karar bekliyor.

Suç yokken suçlu arayanlar, suçlu varken suçluyu bulamıyor, böyle bir ülkede yaşıyoruz.

Ülkemizde ne futbolcular, ne antrenörler futbolda söz sahibi. Yani futbolun sahibi yok. Yöneticiler, gelip geçici olmasına rağmen bir çirkinlik olsa da 'kapatın gidelim' diyorlar. Böyle bir ülkenin, böyle bir ülkeyle futbol yarışını görüyoruz.

24 Ağustos 2011

Futbolda iyi kötü günlerimiz oldu ama böyle bir olayı ilk defa görüyorum. Çok üzüntülü ve sinirliyim. Uzun yıllarını futbola vermiş biri olarak, Türk futbolunun bitme noktasında olduğunu düşünüyorum. Çok kötü yönetildik ve yönetiliyoruz. Birbirimizle kavga etme adına ülke futbolunu batağa götürdük. Bundan hiç kimseni menfaati olamaz.

Suçu kovalayacağımıza birbirimizi kovaladık.

Bugünkü karar, Türk futbolunun ayıbı ve Türk futboluna vurulmuş önemli bir darbedir. Bir çözüm yolu bulunmalıydı. Suç varsa ortaya çıkarılmalıydı. Çok ihmal edildi.

Keşke benim futbol hayatım bitseydi de Türk futbolunu bu halde görmeseydim. Söylediklerimden dolayı alacağım ceza beni etkilemez ama bugünkü ceza Türk futbol camiasını bitirmiştir.

Bir kirlilik varsa, bu kirliliğe ortak olup olayı değiştiremiyorsanız, içinden çıkmanız gerekir.

Türkiye'de futbolun sahibi olmadığını söylediğimde kızanlar, bugün bunu görmüşlerdir. Söylediklerimi zaten anlayan ve dinleyen yok.

Bu şartlar altında yarın oynayacağımız maç da anlamını yitirdi. Trabzonspor'la ilgili dosya var diye haber yapıldı. Eğer varsa ortaya konulmalı ve cezalar verilmeli

Süreç kötü yönetildi. Her şeyde kararı Cumhurbaşkanı'na veya Başbakan'la görüştükten sonra alacaksak, evimizde yemek de yiyemeyiz.

29 Ağustos 2011

Adalet olmadan barışın olmayacağını, özgür ortam yaratılamayacağını unutmamalıyız. Birbirimizi değil, suçu yok etmeliyiz. Hak- hukuk kuralları dışına çıkmamalı, karşımızdakilere adil ve eşit muamele göstermeliyiz. Şüphelerle değil, güvenle yaşamalıyız. Bunun için bir araya gelmeliyiz.

Artık futbolun asıl sahiplerinin devreye girmelerini zamanı çoktan gelmiştir. Ortak akıl etrafında mutlaka buluşmalıyız. Aksi halde işin ehli olmayanlar söz sahibi olur ve bugünkünden çok daha kötü günler yaşarız.


21 Kasım 2011

Şampiyonlar Ligi'nin ne kadar önemli olduğunu herhalde biz olmadığımız zaman öğretmek istiyorlar.

Biz de olunca önemli olduğunu bir hatırlatmakta fayda var. Biz ülkeyi temsil ediyoruz. Sadece Trabzon'u yani bu kenti değil.

Bunları biraz hoşgörü anlayışla karşılamakla istiyorum. Hep biz anlayışlı olmak istiyoruz. Başkalarının da bizi anlamasını pek beklemiyorum.

28 yıl değil 56 yıldır bunu anlatıyoruz. Bunda anlaşamıyoruz.

16 Aralık 2011

Asbaşkanımızın dediği gibi belki de ödül almamız gerekirken adımızın geçmesi beni rahatsız ediyor bunu söyleyeyim.

İddianameyi okuduğum zaman ne kadar mağdur olduğumuzu görüyorum. Eğer onları yapmışsa FB, beni mağdur ettin ne yapayım ben yani.

Adaleti sağlayacak olan yetkililerdir. Kanunlar değildir, kanunları değiştirmek yerine düşüncelerimizi değişelim.

Ama yine de TS'a saldırıyorlar. Bu yanlışı anlamıyorum. Ne yanlışa ortak oluruz ne de doğruya yanlış deriz.
Başkanlarının Türk futboluna katkı yaptığını söyledim çok öncesinden, ama sonra ortaya bu olaylar çıktı, bunu ben yapmadım sonuçta o yaptı.

Fenerbahçe'nin bize haksız saldırıları olduğunu da söyleyeyim.

Sabırla inatla savaşmaya devam, teslim olmayı asla aklımızdan bile geçirmiyoruz. Hedefimiz ve hayallerimiz hala var.

ŞL'ye niye katıldınız diyen FBliler oldu. Bu konuşmalarını tasvip etmiyorum. Şikeyi biz çıkartmadık polis ve savcılar çıkarttı.

Türkiye şikeyle sarsıldı. Mağdurun en başı biziz.

Hükümet bocaladı. Kes koplaya yapıştırla kanun çıkartılmaz, uyuyor mu uymuyor mu bakmak lazım.
Düşme yasasının meclise geliş şekli herkesi rahatsız etti. Suçu kaldırmak için bu yasa çıkıyorsa zaten başından yanlış.

Söylüyorum hep adaleti kendinize göre kullanırsanız hep adaletsizlik çıkar ortaya.

26 Ocak 2012

Amatörlerin söz sahibi olduğu bir sürece gidiyoruz… Biz burada hain ve kahraman yaratmak için değil, fikir üretmek için varız.

Benim için esas önemli olan gelecek nesillere olan sorumluluğumuzdur. Bütün bu konuşmalarımızın çocuklarımızı ne kadar zehirlediğini biliyoruz.

Ben çocukken, gençken, futbolcuların serseri ahlaksız olduğu söyleniyordu. Bugün iftiharla şunu söylemek istiyorum, futbolcuların hepsi sevilen, sayılan, popüler insanlar, değer gören insanlar. Ama futbolda hala serserilik ve ahlaksızlık kılık değiştirdi, başka kılıfa girmiş gibi. Bu da beni utandırıyor.

Bizim sermayemiz paramız değil, itibarımızdır. Bunu kaybetmeyelim. Kaybetmemek için birlikte olalım. Ama maalesef şu anda işe para girince her şey kayboldu.

Futbol için para araç olmalı, amaç olmamalı. 

Federasyon para kazanan kuruluş değildir, futbolun gelişimine önem veren kurum olmalıdır.

Çocuklarımıza gelecek bırakacağız, doğru kararlar almamız lazım.

Ülkenin itibarını zedeliyoruz…

Kimse kafasını deve kuşu gibi kuma sokmasın, sorumluluktan kaçmasın.
  
Takım olarak kazanın ya da tek başınıza kaybedin.

24 Ekim 2012

Hangi karar verilirse verilsin, adalet zedelenmiştir, ben bunun uzun vadeli süreceğini düşünüyorum, adaletin sağlanmadığı yerde sağlık ve huzurun sağlanması mümkün değildir.

Haksızlığın hakim olduğu yerde güçler dengesi farklı işler. Her alanda etkilemiştir, şimdiki süreçle ilgili Trabzonspor'un kupası verilsin verilmesin. Bu basit bir şey. Biz aldık da haksız aldın dediler, bizde vicdanen rahatsız oluruz. Artık sevgiyle değil şüpheyle bakılıyor. Rekabet kavgayı daha da artırdı.
Federasyon kendi içinde aklanmadığı müddetçe bu işler düzelmez

7 Kasım 2012

Şike sürecinin mağduruyuz. Ama buna takılıp kalamayız. Yönetimimiz tüm yasal yolları kullanarak hakkımızı teslim alabilmek adına güçlerini seferber etmiş durumda.

19 Kasım 2012

Fenerbahçe maçı sonrası, Caner’in oyundan atılmasıyla ilgili:

“Bir hakemin bir oyuncuyu dışarıya atması gündem değiştiriyorsa, şike sorunu kenara atılıyorsa konuşmaya gerek yok. Aynı hakem geçen yıl beni dışarıya attı. Kimsenin haberi yok"

16 Nisan 2012 - A Haber

Şikenin üstü kapatılırsa 50 yıl geri gideriz. Hukukun gücüne değil gücün hukukuna inanıyorum Türkiye’de.
Kupayı istemek yerine, kurum şahıs kim bu suçu işlemişse cezasını çeksin diye bakıyorum.

Eğer UEFA bizi almışsa, Trabzonspor suçsuzdur.

Benim kulübüm de böyle bir şey yapmışsa, cezasını almalı. Aksi halde düzelmez.

Konuları kapatarak saklayarak kendimizi kandırırız. Şimdi “kapatılsın, kimse zarar görmesin” diye bir çaba var. Bu durumda devletin polisine yazık günah, Trabzonspor’a yazık günah.


3 Mayıs 2012

Maalesef son olaylara baktığınız zaman en sonunda Trabzonspor suçlanır duruma geldiğine göre bunlar da olabilir. Anadolu’da olmak, yıllardır milli paydan eksik alıp, geri kalmışlığa bırakılan sosyo ekonomik sıkıntısı olan kentten gelen bir kişi olarak söylüyorum ki; maalesef haksızlığa uğrayan bir kent durumuna düşürüldük. Onun için bunlar halledilmeden, futbolun bir oyun olarak oynanmasını doğru bulmuyorum.

Aykut Kocaman konusu üzerine; “Geçen sene aynı olayı bana yaptılar. Onun konuşması önemli değil. Onu konuşturan ve destekleyenler çok önemli. İsimlerini de verebilirim. Geçen sene verdim. Bir söz söylenmesi önemli değil, o sözün kamuoyunda oluşturulması, olgunlaştırılması ve toplum üzerinde kullanılması önemli. Yoksa hoca konuşur, pas geçersiniz.

Örneğin Akşam Gazetesi’nde yer alan haberde Manisaspor Kulübü Başkanı Kenan Yaralı Trabzonspor'un teşvik verdiğini söylüyor. Hikmet Karaman'ı aradım, sinirden köpürüyor, böyle bir şey olmadığını söylüyor. Ama yazı yazıldı, olay bitti. Böyle bir olaydan nasıl biz çözüm üreteceğiz. Hocanın ismini vermek istemiyorum, ne kadar sorumlu ve düzgün olduğunu medya mensupları yazıyor. Ama ben olsam o tarihten sonra lütfen derim, derdim. Trabzonspor maç sattı! Veya geçen hafta Fenerbahçe’den teşvik primi gelmedi de şimdi mi geldi? Öylemi söylemem gerekir benim. Bunu kim diyor? Yetkili, sorumlu adam diyor ve suçlayıp, çekip gidiyor. Sonra şehir olarak ben suçlanıyorum.

Kitleler de bana, ‘Hesap soralım. Adalet için kan mı dökelim?’ diyor. Ben ne diyeyim o taraftara, nasıl durdurayım onları. Durdurmak istiyorum.

Ama lütfen; bu insanlar, bu toplum aptal değil. Neler olduğu görüyor.

Lütfen rica ediyorum! Şampiyon olursunuz, olmazsınız, biz yıllarca olmadık. Ben en çok haksızlığa uğrayan kişiyim. İsim veriyorum. Kemal Kapulluoğlu ve Şekip Mosturoğlu döneminde benim milli takımdaki görevime son verildiği zaman, para önemli değil, aşağılandığım. Onurumla oynandığı dönemde 'yetimin hakkını yedirmedik' diye beyanat verdiren yönetim tarzını oluşturanlar onlardır, hukukçular olarak. Bugün de aynı adamlar devrede. Ben belgelerini vereyim isteyene. Hiçbir şey değişmez. Onları değiştiremeyeceğiz.
Ben diyorum ki futbol konuşmaya gerek yok.

Gelecek yılların kurtarılması için bu ligin buzdolabına konulup, elden geçirilmesi gerekiyor.

Görünmeyen büyük bir tehlike var. İngiltere’de şiddet olmuştu, şiddet görünüyordu. Kiminle konuşursanız konuşun kendi takımı tarafından yorumlayarak ve bunu gücünü kullanarak yapıyor. Hukuk da gücünü böyle kullanıyor, insanlar da. Güçlüyseniz haklısınız. Buradan çocukların geleceği karanlığa atılıyor. Ben çocuğuma; adaletli, düzgün ol, sana yapılan haksızlığa asla isyan etme. Bunlar geçer diyebilir miyim? Ben diyemem. Ben inanmıyorum ki, diyeceğim.

Herkes kendini ve kimin ne yaptığını biliyor.

18 Aralık 2012

Mesela 1461'i niye bizim grup dışına attılar kupada. Şike olur diye. Peki başka takımların diğer takımlara yakınlığı yok mu? Var. O zaman niye onlar için şüphe etmiyorsun. İşine gelen için şüphe et. İşine gelmeyen için şüphe etmiyorsun. Bu adaletsizlik var zaten bu ülkede. Onun için diyorum ki bunların halledilmesi gerekir. Bu şüphe ile baktığınız zaman işi çözemezsiniz. Biz 1461 ile beraber olduğumuz zaman şike mi yapacağız?
Ben yapabilir miyim? Mustafa hoca yapabilir mi? Mümkün değil ya ben hayatım boyunca leke alacağım şike yaparsam. Şurada antrenman maçı yaptığımız zaman bile kıran kırana oynuyoruz. Bunları yapanlar, bunları düşünenler olabilir ama biz değiliz. O biz değiliz. Ama Türkiye buna uygun değil. Türkiye'de henüz adalet o konuda sağlanamadı. Bu sağlanmadığı için de bu uzun yıllar devam edecek.

3 Temmuz sürecinden biz çok etkilendik. Ona girmek istemedim. Ben hiç işin içinde yoktum ama etkilendiğim doğru. Kulüp olarak etkilendiğimiz doğru. Halen daha kulüp, camia, takım etkileniyor. Konuşulması, speküle edilmesi, transfer birçok konu bununla bağlantılı. En büyük zararı gören takımız, bu yarış içinde kafa kafaya geldiğimiz için. Varsa ki adalet, hukuk öyle söylüyor. Zararı gören biziz. Yoksa o zaman başkaları zarara uğramıştır.

15 Ocak 2013

Polis, savcılar bir suç unsuru olduğunu söylüyor. Ben bilemem ne olduğunu. Bunu federasyon da kabul ediyor. Evet, şike yapıldı diyor Trabzonspor aleyhine. Yapıldıysa bana neden soruyorsunuz. Bana kupa ver ya da verme, o benim dışımda. Ama bir adaletsizlik var mı, gereğini yap. Yani ortada bir ölü varsa, bir katil varsa.. Katil yargılanır, cezasını görür, ölü de gömülür. Ortada hiçbir şey yokmuş gibi davranılırsa, o sadece ölüyü ve toplumu değil, toplumu ilgilendirir.

Ben kupayı alabilirim, ben zengin olabilirim. Bütün Türkiye’nin servetini elde ettim, ama haksız elde ettim. Ben mutlu olamam. Senin gücün vardı ele geçirdin sen görürsün. Herkes bana kötü gözle bakacak. Eroin işi yaptınız, kadın işi yaptınız bir sürü kötü işler yaparak servetiniz oldu. Evinizin etrafını çevirirsiniz böyle, güvenlik çemberi koyarsınız öyle bir hayatınız olur. Ama bir de, hiçbir şeyiniz yok, zengin değilsiniz ama rahat gezebiliyorsunuz, yemeğinizi yiyebiliyorsunuz, mutlu olabiliyorsunuz. Haksızlık yaparak zengin olmuşsanız bu kötü. Ben haksız bir maç alıyorsam, bunun altında ezilirim. Hakem hata yaptı ve yendim. Ama ben oynadığım oyunla onu hak etmedim. O zaman ben de haksızlık yapmış olacağım.

Bana göre 50 yılda kapanmaz bu iş. Suçlamak bizi kurtarmaz. Trabzonspor’un kupa alması da kurtarmaz. Trabzonspor’a git o zaman Avrupa’ya demek de kurtarmaz. 2 sene oldu hala bunu konuşuyoruz ve cevap bulamıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder